Çalışma Grupları
Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü ve Amacı
Antibiyotik direnci, toplum sağlığını tehdit eden en önemli unsurlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu problemin kontrolü için, toplumun ve siyasi yetkililerin içinde yer aldığı çok yönlü stratejiler izlemek gereklidir. Bu stratejiler arasında en önemlileri; dirençli patojenlerin prevalansının izlenmesi, toplumdaki antibiyotik tüketiminin saptanması ve gereksiz tüketimin azaltılması, el yıkama ve enfeksiyon kontrol önlemlerine uyulması şeklinde sıralanabilir. Günümüzde yeni antibiyotiklerin geliştirilmesi için yatırımların giderek azalması nedeniyle, elimizdekilerin etkinliğinin korunması son derece önemlidir. Antibiyotik direnci ile antibiyotik tüketimi arasındaki doğrusal ilişki nedeniyle (Şekil 1-3), hem topluma hem de reçete yazan hekimlere yönelik antibiyotiklerin etkinliğinin korunmasındaki sorumlulukların hatırlatıldığı, gereksiz kullanımın kişisel ve toplumsal zararlarını vurgulayan eğitim programları da temel stratejiler arasındadır.
Avrupa Hastalıkların Önlenmesi ve Kontrolü Merkezi (ECDC) bu amaçla, Avrupa Birliği üye ve aday ülkelerle birlikte 18 Kasım tarihini ?Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü? (AAFG) olarak ilan etmiştir. Ülkemiz de bu aktivitelere ?gözlemci üye? olarak katılmaktadır. Derneğimiz de 2009 yılından beri ülkemizde bu çerçevede düzenlenen etkinliklere aktif olarak katılmakta ve destek vermektedir.
Avrupa Antibiyotik Farkındalık Gününün amacı, antibiyotik direnci problemine karşı hem toplumda hem de hekimlerde farkındalık yaratmak ve antibiyotiklerin etkinliklerinin korunması yönünden herkesin rolü ve yapabilecekleri katkılar konusunda bilgi vermektir.
Direnç sorunu ülkemizde de tehlikeli boyutlara ulaşmıştır. Ülkemizde sağlık giderlerinin yaklaşık üçte biri ilaçlar için ayrılmaktadır. Antibiyotikler %14 ile tüketilen ilaçların başında gelmektedir. Bu verilere hastaların reçetesiz kullandığı antbiyotikler ancak kısmen eklenmektedir. Dolayısıyla gerçek tüketimin daha yüksek miktarlarda olduğu tahmin edilebilir. Diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de antibiyotiklerin özellikle viral solunum sistemi enfeksiyonlarında gereksiz kullanımı söz konusudur. Ülkemizin de içinde olduğu 2014 yılında yayınlanan bir çalışmada Doğu Avrupa ülkelerindeki antibiyotik kullanım verileri irdelenmiş ve Türkiye 13 ülke arasında en fazla antibiyotik kullanımı olan ülke olarak belirlenmiştir (Şekil 4). Bunun sonuçları, Şekil 5? de yer alan E.coli florokinolon direnci veya pnömokokların beta-laktam ve makrolid direnç grafiklerinde rahatlıkla izlenmektedir.
Bu nedenle Sağlık Bakanlığı, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ve Uzmanlık Derneklerince, hekimlerin reçete yazma alışkanlıklarının kalitesinin arttırılması ve toplumun gereksiz antibiyotik tüketimine karşı bilinçlendirilmesi için bir dizi eğitsel aktivite planlanmaktadır. Bu aktivitelerde akılcı antibiyotik kullanımının (doğru endikasyonla verilmiş doğru antibiyotiğin, doğru dozda, doğru doz aralıklarında ve doğru süre boyunca kullanılması) ilkeleri ele alınmaktadır. Bunun yanı sıra ülkemizde 2014 yılı başından beri bu konuya yönelik olarak Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen ? Ulusal Akılcı Antibiyotik Kullanımı Ve Antimikrobiyal Direnç Stratejik Eylem Planı? projesine ait çalışmalar başlatılmıştır. Bu proje çerçevesinde multisektörel bir işbirliği içinde şu başlıklarda çalışmalar yürütülmektedir:
AAFG çerçevesinde şu mesajları topluma ve hekimlere vermek antibiyotik direnci konusunda farkındalığı yükseltmek açısından önem taşımaktadır:
Hastalar için:
Antibiyotik kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışınız.
Antibiyotikleri doktorunuzun söylediği miktar ve sürelerde kullanınız.
· Antibiyotiklerin yanlış kullanımından kaçınınız.
· Antibiyotikler soğuk algınlığı, nezle ve gripte işe yaramaz.
· Grip, domuz gribi gibi viral hastalıkları iyileştirmez, başkasına bulaşmasına engel olmaz
· Antibiyotiklerin ishal gibi yan etkileri olabilir.
· Antibiyotikleri mutlaka doktorunuzun önerdiği miktarda ve saatlerde kullanınız.
· Kendinizi iyi hissetseniz bile tedaviniz tamamlanmadan antibiyotiği kesmeyiniz.
· Tedavi bittiğinde kalan antibiyotikleri saklamayınız
· Başkası için yazılmış antibiyotiği asla kullanmayınız. Yararı olmayacağı gibi zarar görebilirsiniz.
· Hastalık sırasında ellerinizi ve çocuklarınızın ellerini sık sık yıkayınız.
Öneriler
· Kanıta dayalı antibiyotik kullanım rehberleri ve politikalarının uygulamaya koyulması
· Ağır enfeksiyonu olan hastalarda ampirik antibiyotik tedavisinin yönlendirilmesi için hastanede direnç ve antibiyotik kullanım verilerinin izlenmesi
· Cerrahi proflaksinin doğru zamanda ve doğru süre ile verilmesi
· Bazı endikasyonlar için antibiyotiklerin uzun süre yerine kısa süre uygulanması
· Ampirik tedavi başlanmadan önce; doğru yerden, doğru zamanda mikrobiyolojik örnek alınması, kültür sonuçlarının izlenmesi ve antibiyotik tedavisinin kültür ve duyarlılık sonuçlarına göre uygulanması
AAFG kapsamında üyelerimizin çevrelerine akılcı antibiyotik kullanımına ilişkin, direnç konusunda farkındalığı arttıracak bilgiler verecekleri umulmaktadır.
Prof. Dr. Zeynep Gülay
KLİMUD ? ADSİ
(Antibiyotik Duyarlılıklarının Saptanması ve İzlenmesi)
Çalışma Grubu Başkanı
BİZİ TANIYIN
ÇALIŞMA GRUPLARI
Antibiyotik Duyarlılıklarının Saptanması Ve İzlenmesi
Antimikrobiyal Yönetim ve Sağlık Hizmeti İlişkili Enfeksiyonların Kontrolü
Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar
Laboratuvar Uygulamalarında Kalite ve Akreditasyon
Mikrobiyom Restorasyonu ve Biyoinformatik
Olağanüstü Durumlar ve Klinik Mikrobiyoloji Laboratuvarları
Sterilizasyon Dezenfeksiyon ve Antisepsi
YETERLİK KURULU
Yeterlik Belgesi Almış Üyelerimiz
Uzmanlık Eğitimi Akreditasyonu Alan Eğitim Kurumları
Uzmanlık Eğitimi Gelişim Dosyası için Örnek Formlar
EĞİTİM MATERYALLERİ
KOMİSYONLAR
KLİMUD
KLİMUD (Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği)
Meşrutiyet cad. Kültür Apt.No:38/15 Kat:7 Kızılay / ANKARA / TÜRKİYE
Tel ve Faks :0312 230 7818 GSM: 0530 693 86 67